SAP KABARIR, TÜRK KUBARIR!

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Yaklaşık iki aydan beri çalışmalarını sürdüren Ak Parti nihayet adaylarını tespit etti. Geçtiğimiz Pazar günü de, Yimpaş Alışveriş ve Kültür Merkezinde yapılan toplantıda adaylarını halka tanıttı. Toplantıya katılım oldukça fazlaydı. Tıpkı harmandaki sapa benziyorlardı. Hani meşhur bir söz var ya; “Sap kabarır, Türk kubarır…”

Kalabalık her zamanki gibi coşkulu idi.  İlçelerden, beldelerden, köylerden yükselen sesler, hiçte hayra alamet gibi gözükmüyordu. Ne derece doğrudur bilmiyorum ama teşkilat mensuplarından bize aktarılanlara göre salonda en çok alkış alan vekil, Yozgat’taki teşkilatlara rağmen, aday tespitlerinde ciddi manada belirleyici olmuştu.

Bunların içerisinde partinin kurulduğu günden bugüne, teşkilatlarda görev almış, sorumluluk taşımış, ilçe Başkanlığı yapmış, bazı kişilerde kapının önüne konuluvermişti. Onlarda bugün, biz bunları hak ettik mi? Suçumuz, günahımız neydi? Diyerek; Bazıları istifa edip başka partilere geçerek yeni partilerinden aday olduklarını ilan etmişlerdi.

 Her ne hikmetse bazı mizaçlar iyi ile kötüyü birbirinden ayırt edememekteler.  Ben bu işi tek başına yaparım zannediyorlar ve de maalesef  bu yanılgıya devam ediyorlar.

Okun doğru olması, kılıcın ise eğri olması iyidir. Ok ile yayın bir atımlık beraberliği vardır. Bu beraberlikte, ok doğruluğundan yayda eğriliğinden bir şey kaybetmez. İşi bitirecek olan ikisinin beraberliğidir.
 Birileri siyasette bir sefer makam, mevki elde etti mi, ok olmayı kabul ediyor da, kendini hedefe yollayan yayı göz ardı edebiliyor. Yayın varlığını bir türlü kabul edemiyor. Hâlbuki o eğri gördüğün yay gerilmeseydi sen hiçbir zaman hedefe ulaşamayacaktın.

Bizim Aynalı Kahve’nin Kel Bekir’i kulağıma eğilerek, diyor ki: “Karaoğlana söyle… Kendini ok, bizi de yay olarak kabul etsin! Yayı inkâr ederse, bir gün onunda yay gibi belinin büküleceğini unutmasın”

 Ak Parti’nin kurulduğu günden bugüne, Genel Başkan Tayyip Erdoğan’ın vizyonu, misyonu, karizması, halk nezdinde ki sevgisi, Ak Parti’yi iki kez genel seçimlerde, bir kez de yerel seçimlerde iktidar etmiştir. Millet de Tayyip Erdoğan’ın şahsında partisine oy vermiştir. Alt katmanlarda, görev üstlenenler ise maalesef gurur, kibir, enaniyetle tepeden aşağıya bakarak, gün geçtikçe halkın sevgisini nefrete dönüştürmektedirler. Bilmem, kendileri de bunun farkında mı?

Melek Ebemin anlattığı bir hikâyeyle yazımı bitirmek istiyorum. Belki birilerine ders olur!
“Adamın biri yabancı bir köyde bilmediği bir evin kapısını çalar. Kapıyı açan çocuktan çok susadığını söyleyerek Allah rızası için bir bardak su ister. Çocuk, adamın yüzüne bakarak: “İstersen ayran getireyim, amca” der. Adam bu teklifi memnuniyetle kabul ettikten sonra, çocuk bir çanak ayran getirir. Adam ayranı içtikten sonra, çocuk: “İstersen biraz daha getireyim” der. Adam “zahmet olur yavrum ”der.  
“Hayır, ne zahmeti. Zaten bu ayranın içine fare düşmüştü nasıl olsa dökecektik!”  Bunun üzerine adam iğrenerek elindeki ayran çanağını hiddetle yere atıp parçalar bunu gören çocuk feryadı basar: “Anneee…!  Kapıdaki adam köpeğin çanağını kırdı… “ demez mi?

Sözün özü, su isteyene su, ayran isteyene ayran verelim. Kimseye köpeğin çanağından içine farenin düştüğü ayranı vermeyelim.  Altın kaplı olsa bile diyorum… VESSELAM…

1 OCAK 2009 PERŞEMBE

SAP KABARIR, TÜRK KUBARIR!

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Giriş Yap

Merhaba Yozgat Gazetesi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!