Günümüzde suç işleme eğilimi hızla artıyor. Bu eğilimin artmasının yanı sıra, göze çarpan en önemli unsur suç işleme yaşının gittikçe küçülüyor olması. Bunu engellemenin tek yolu ise eğitimdir. Çözümün devlet tarafından ortaya konulması gereklidir.
Bu gidişatın toplumumuz için büyük yaralara sebep olacağının bilincindeyiz.
Suç işleme, suça teşvik etme, çocukların istismar edilerek kötü alışkanlıklara, kapkaça, hırsızlığa, dilenciliğe zorlanmaları gibi zorbalıklar ise göz ardı edilemez bir gerçektir.
Dünyadaki işsizlik problemi ülkemizde de hat safhadadır. Belli bir yaşa gelen çocuklarımızın çoğu geçim kaygısıyla, meslek edinmek, iş bulmak vb. nedenler için ailelerinden ayrılıp gurbete gidiyor. Bu çocukların nerede kalacakları, ne yiyip ne içecekleri, kimlerle arkadaşlık edecekleri, barınacak yerleri hususunda herhangi bir alt yapının olmaması, birçok şeyi beraberinde getiriyor.
Geçimlerinin peşine düşen bu yavrularımızda sadece iş bulmak ve ailenin üzerinden geçim yükünü kaldırmak düşüncesi hakimdir maalesef…
Toplum içerisinde hızla yaygınlaşan, ahlaki çöküşe doğru götüren şiddet olayları ve bunun sonucunda meydana gelen suç unsurları içinden çıkılmaz bir boyuta ulaşmıştır.
Çalan tehlike çanlarının farkına varıp, gözümüzü ve gönlümüzü bu sahaya açmalıyız.
Sevgisiz, şefkatsiz, merhamet duygularından uzak yetişen bu yavrularımız, bizlerin umut beslediği gelecek olmaktan çok uzakta görünüyorlar.
Şiddetle suça meyilli kişilerin, bu meyillerinin oluşma sebepleri belirlenmeli…
Çözüm yollarını somut ifadelerle toplumun önüne sunabilmeliyiz.
Temelde ahlaki eğitim alabilen, aile birliği içerisinde, paylaşımcı, sevgiyle çocuklar yetiştirmek ilk hedefimiz olmalıdır.
Özellikle günümüzde izlediğimiz sosyal medya programlarında seçici olmayı öğrenmeliyiz. Bu seçiciliği toplum fertleri, aileler olarak uyguladığımız takdirde şiddet dolayısıyla da suç oranları azalacaktır.
Eğitim ise bu konudaki en önemli araçtır. Okullarımızda eğitim ve öğretim vermek amaçtır.
Günümüzde okullarda okutulan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi derslerinin İslam esasları, Kur’an ve sünnete uygun hale getirilmeli ve seçmeli ders olarak okutulan Kur’an ve siyer dersleri mutlaka öğretilmelidir.
Günümüzde bu derslerin öğrencilere verilmesinden maalesef rahatsız olanlar var. Bu dersler verilmesin diye yollara koyulanlar, yazanlar ve çizenler, alay konusu yapanların haddi hesabı da yoktur.
Bu konuda çocuklarımız eğitimi küçük yaştayken alamadıkları için ilerleyen yaşlarda zorlanıyorlar.
İçinde bulunduğumuz toplum manzarası içerisinde sadece çocukların değil, ailelerin bile yoğun bir ahlak eğitiminden geçirilmelerini çözüm olarak önerebiliriz. Çocuklarımızın internet ve telefon bağımlısı, kapkaççı olmaması için bunları zaruri görürüm.
Elbette başka tedbirler de alınmalıdır.
Çocuklar hem bizim, hem de ülkemizin geleceğidir. Aynı zamanda göz bebeğimizdir.
Yemeyip yedirdiğimiz, giymeyip giydirdiğimiz canımız kadar sevdiğimiz yavrularımıza kurulan bu tuzakları alacağımız tedbirlerle bertaraf etmekten başka seçeneğimiz olmasa gerektir.
Fakirliğin, işsizliğin, iş göçünün yaşandığı ülkemizde zor durumda kalan ailelerin çocuklarını suça teşvik ettikleri de üzücü bir gerçektir.
Cumamız mübarek olsun diyorum Vesselam…