19,1887$% 0.1
20,9144€% -0.17
23,7768£% -0.24
1.220,43%-0,01
2.017,00%-0,05
534344฿%-2.68897
Son zamanlarda bir laftır ortalarda söylenip duruyor.
‘İtibardan tasarruf olmaz’
Birileri de bu söze gülüp geçiyor.
Hatta diyorlar ki: “Gaz bitti, fitil yanıyor beyler.”
Bende diyorum ki: “Gaz da bitmesin, fitilde yanmasın.”
İtibardan tasarruf olmaz diyerek, israf da diz boyu olmasın.
Gördüğümüz kadarıyla benim ülkemde israf gerçekten diz boyu.
Kim yapar, niye yapar, neden yapar, ne hakkı var…
Gerçekten ihtiyaçsa kimsenin diyecek bir şeyi yoktur.
100 bin liralık saat ile 100 liralık saat aynı zamanı gösterir.
İçinde huzur yoksa milyonluk malikâne ile bir kulübe arasında fark yoktur.
İkinci el bir araba da lüks bir araba da sizi aynı yere götürür.
Netice de insan ölürken açılan mezar çukuru herkes için aynıdır. Giyeceği kefende sadece 9 arşındır.
Önemli olan kim olduğunu unutmadan yaşayabilmendir.
Mütevâzı olabilmek ne kadar güzel bir şey…
Bir insan ki hak etmeden, emek vermeden kazandığını har vurup harman savuruyor.
Bürokrasideki, belediyelerdeki, devletin üst kademelerindeki insanların savurganlık yaparak milletin malını israf etmeye ne hakları var?
Herkes yeri geldiği zaman ‘yetim hakkı’ diyerek ahkâm kesiyor, fetva veriyor. Bunu biliyorsan madem niye israf ediyorsun?
Vicdan nerede, o israfı yaparken vicdanın hiç mi sızlamıyor?
Kimse yaptığınız harcamalara ‘gerçekten gerekli ise’ yapma demiyor. Sadece israf etme, yetim hakkı yeme, çalma, çaldırma diyor.
Son yıllarda gördük ki milletin vergileriyle toplanan deste deste paralar, ülkede üretime, istihdama, köylüye, çiftçiye, hayvancılığa, imalatçıya ve sanayiciye verileceği yerde, yık binayı yap yenisini, betona, asfalta şatafatlı lüks binalara, lüks mobilyalara harcanıyor fütursuzca.
Devletin malı deniz… hesabı.
Yozgat’ta son 20 yılda 40’ın üzerinde bina yıkıldı. Bir kısmı yeniden yapıldı, bir kısmı da ne hikmetse hâlâ yapılamadı.
Bir iki örnek verecek olursak, sıfırdan yapılan SGK hastanesi 13 yıl sonra buldozerlerle yıkılıp yerle bir edildi, yerine de bir şey yapılmadı.
Yapan niye yapar, yıkan niye yıkar, sorulduğunda binanın çürük olduğu söyleniyor.
13 yıl önce bu binayı yapan kim?
Yaptıran kim?
Denetleyen kim?
Kesin kabul tutanağına imza atanlar kimler?
Geçtiğimiz yıl içinde 10 bin tonluk TMO aynı şekilde yıkıldı, yerine apartmanlar yapıldı.
İsraf dinimizde haramdır. Hiç kimse kusura bakmasın. “İtibardan tasarruf olmaz” diyerek “yık, yeniden yap. Eskisini sat, yenisini al. Modeli eskidi bir daha alayım” derseniz, yırtılan tüfekçi Bekir’in yakası olur diyorum.
Vesselam…
ÖZGÜRLÜKLER ÜLKESİ