Yozgat ile birlikte ilçelerimiz de göç veriyor maalesef. Köylerdeki nüfus önce ilçelere, sonra şehir merkezine, daha sonra da Ankara, İstanbul, İzmir gibi illere göç ediyor.
Bugüne kadar bunun önüne geçilemedi. Birkaç kez bu konu ile ilgili yazı da yazdık. Sadece biz değil Yozgat’tan yerel basında eli kalem tutan herkes, bu konuyu manşetten haber olarak verirken, köşe yazarları da konuyla ilgili yazılar yazıp tavsiyelerde bulundular.
Nafile. Bugünlerde bu konu yine gündem oluşturdu. Yerel gazetelere bakarsak, Yozgat’ın en büyük ilçesi olan Sorgun’un nüfusu son dört yıl içerisinde 5 bin kişi azalarak 82 bine düşmüş. Sorgun Kaymakamı Levent Kılıç, Yozgat’ın en büyük ilçesi olan Sorgun’un 2010 yılında 87 bin kişilik nüfusunun 2014 yılında 82 bine gerilediğini belirtti.
Bu haberden iki gün önce bu konuyla ilgili Sorgun’da sivil toplum örgütleri bir araya geliyor. Ne yapar da göçü durdururuz diye. Sorgun Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Üzeyir Arslan “Yatırım olmadan büyüme mümkün değil” diyor. El hak, doğru söylüyor başkan.
Geçenlerde Ankara’da katıldığım bin toplantıda Sivaslı arkadaşlar da vardı. “Biz de Yozgat’a döndük, tek çift göç veriyoruz ama ciddi manada yekûn tutuyor. Yozgat ne halde.” dedi ben de “Sizde tek tük olan, bizde her gün bir otobüs dolusu” dedim.
Aslında tek çift de gitse, otobüs dolusu da gitse kayıp kayıptır. Yozgat 800 bin nüfustan 444 binlere kadar düşmedi mi? Bu sadece Sorgun’un meselesi de değil, Şefaatli’nin, Yerköy’ün, Sarıkaya’nın kısacası tüm Yozgat’ın meselesi.
Bu konuda başta, belediyelerimize ciddi manada iş düşüyor. Keşke, Sorgun’da toplanan STK’lar merkez de dâhil diğer ilçelerde de masaya yatırılabilseydi de ben de kendilerine şu soruları sorabilseydim. “Ey belediye başkanları, yaşanabilir bir kent sizce nasıl olmalıdır?” “İnsan merkezli yaşanabilir bir şehrin inşası nasıl olmalıdır?” “Göç veren illere güç vermeyen, herkesi doğduğu yerde doyuramayan mevcut belediyecilik anlayışından ne zaman vazgeçeceksiniz? “İmar çarpı irfandır diyebilecek misiniz?” “Asıl olan binalar değil, değerlerdir diyebilecek misiniz?” “İmarla irfanı buluşturabilecek misiniz?” “30 Mart 2014 günü yapılan mahalli idareler seçimleri, yandaş belediyeciliğinden vatandaş belediyeciliğine dönüştürebilecek misiniz?” Gelin Yozgat sevdalıları, Sorgun’da göçün durdurulması yönünde yapılan toplantıyı önemsiyor, katılımcıları kutluyorum. Darısı diğer ilçelere ve merkez ilçemize. Bu konu gündem oluşturmalı, bu konuya kafa yormalıyız. Bu Yozgat’ın ciddi bir meselesidir. Bu konuya sadece belediyeler değil, tüm STK’lar, siyasiler, bürokratlar, yazarlarımız, akil adamlar topyekûn Yozgatlıyı temsilen belirlenecek kişi ve kuruluşlarca oluşturulacak bir komisyon ile ciddi manada raporlar hazırlanmalıdır.
Zaman zaman, ilçelerimize ziyaretlerimiz oluyor işimiz icabı. Biz de zannediyorduk ki 14 ilçemiz içinde gelişen, güzelleşen, büyüyen, sıcak parası olan, tarım ve hayvancılığın yanında sanayiye adım atan, bir Sorgunumuz var. Meğer orası da göç veriyormuş. Akdağmadeni ve Sorgun’un hem siyasette hem de bürokraside belirleyici olduğunu biliyoruz.
Akdağmadeni ile Yozgat’ın arasında bulunan Sorgun, diğer ilçelerimize oranla daha çok yatırım almasına rağmen orada da göçün önüne geçilememiş. Bu sadece siyasetçilerimizin, bürokrasimizin ve sivil toplum kuruluşlarının meselesi de değil. Tüm Yozgat’ın meselesi haline geldi.
Valisiyle, belediye başkanıyla, bakanıyla, milletvekiliyle, üniversitesiyle, sivil toplum kuruluşlarıyla, esnaf ve sanatkârıyla, işadamlarıyla, tüccarlarıyla, topyekûn Yozgat sevdalılarıyla bu iş ciddi manada önemsenmeli, alınacak kararlarla göçün önüne geçilmelidir. Her gün bir otobüs göç veren bir ilde, bazı kesimleri tutamazsınız.
Ahir kelam… Sorgun’daki sivil toplum kuruluşlarının yaptığı toplantı gibi diğer ilçelerde ve il merkezimizde de bu konu masaya yatırılmalıdır. En kısa zamanda tarımıyla hayvancılığıyla geliştirilecek termal tesisleriyle ve sanayisiyle, bunlarla birlikte belediyelerin yapacağı imar ve inşa ile Yozgat’taki göçün durdurulması için gereken adımları atalım diyorum.
Not: Ben bu yazıyı yazarken SGK İl Müdür Yardımcısı Necati Kızılkaya veda ziyaretine geldi de, sende mi dedim. Güle güle gitsin. Yozgat’tan bir aile daha göç ediyor vesselam…
11 HAZİRAN 2014 ÇARŞAMBA
