ELMA PEKMEZİ

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Yozgat’ta üzüm bağlarının yok olması, pekmez yapımını olumsuz  yönde etkiledi.

Benim köyümde bağı olmayan bir Allah’ın kulu yoktu.

İrili ufaklı herkesin bağı olur, güz geldi mi bakır kaplar kalaylatılır, dışarıya tandır(köre) yapılır, çamurla etrafı sıvanır, alev boşa gitmesin diye mini fırın yapılır ve günlerce pekmez kaynatılırdı.

Bu işi genelde anne ve ninelerimiz yaparlardı.

Yapılan pekmeze baktığımız zaman  aynaya bakmış gibi renginizi çok rahatlıkla görürdünüz.

Hey gidi günler hey!

Ne bağ kaldı, ne bağban.

Ne tandır kaldı, ne köre, ne baca.

Bu işin heveslileri, sıla özlemi olarak manavlardan kasa kasa üzüm satın alıyor, evinde kaynatıyor kendi ihtiyacı kadar olan pekmezi kaynatıyorlar.

Şöyle baktığımız zaman bu işi köylü yapmıyor.

Ya öğretmen emeklisi, ya da şehirden usanmış köye tekrar meyletmiş benim gibi az sayıda insanlar yapıyor.

Doğrusu zahmetli ama bir o kadar da zevkli bir iş.

İmkânı olan herkese öneririm.

Bende geçtiğimiz iki seneden beri, üzüm olmasa da elma pekmezi yapımına başladım.

Birçok insan; üzüm pekmezini biliyoruz, pancardan pekmez yapılıyormuş satıyorlar biliyoruz, ama elma pekmezini ne duyduk ne de gördük diyorlar.

Beni de bu işe teşvik eden, İstanbul’dan bir dostum oldu.

Merak ettik, internete girdik, elma pekmezi nasıl yapılır değişik illerdeki usul ve yöntemlerle yapmaya başladım.

Önce evimizdeki meyve robotuyla elma suyunu çıkartarak topraklı topraksız denemesini yaptık.

Toprak koyarsanız pekmez oluyor, koymasanız ekşi oluyor.

Her ikisi de üzüm pekmezini aratmıyor, hatta daha da iyi oluyor. Tavsiye edilir, deneyin bakın belki damak zevkinize uygun gelecektir.

Bu kadar laftan sonra elma pekmezini nasıl yapıyorum.

Önce elmaları topluyorum, itinalı bir şekilde yıkıyorum, özel aldığım; salça, üzüm, biber, elma suyu çıkartan bir makine yardımıyla elmaların suyunu çıkartıyorum.

Temiz hijyenik kaplarda topluyorum, pekmez yapacaksam üzerine az miktarda Küçükincirli Köyü’nden temin edilen pekmez toprağı atıyorum, karıştırıyorum onun durulmasını bekliyorum.

Süzgeçten geçirmek suretiyle arınmış, durulanmış, elma suyunu geniş leğenlere koyarak en az önceden yaptığım özel imalat tandırda kalaylanmış bakır kaplarda üç saat boyunca kaynatıyorum.

İçindeki su buharlaştıktan sonra elmanın öz suyu kıvamına göre pekmez, ekşi veya  çalma oluyor. 

Bugün bile Topçu Köyü’ndeki evimizde ailemle birlikte pekmez yapmaya gidiyoruz.

Allah nasip ederse, elma da çok yapabilirsek elma pekmezi de çok olacak.

Eşimizle, dostlarımızla nasip olacak herkesle yenmeye hazır elma pekmezimiz olacaktır İnşallah.

Zahmetli de olsa elmalarımızın heder olmaması için elma pekmezi yapımına devam edeceğiz vesselam… 29 EKİM 2019 SALI 

ELMA PEKMEZİ

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Giriş Yap

Merhaba Yozgat Gazetesi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!