19,0540$% 0.13
20,5095€% -0.63
23,5029£% -0.37
1.211,44%-0,66
2.004,00%-0,20
526250฿%0.32812
Bir türlü yapılamayan ve iki kez ertelenen AK Parti il başkanlığı kongresi için bugünlerde yeniden hareketlilik yaşanmaya başlandı. Yine kapımız aralanıyor. Eline delege listesini alan, zaman zaman ziyaretimize geliyorlar. AK Parti il kongresine delege olarak katılacak bir partiliyle sohbet ederken, ekip halinde Yozgat delegelerini dolaşan Süleyman Bağcı yanında Muhsin Fidan, Veysel Arun, Hüseyin Durusoy’la karşılaştık. Ayaküstü muhabbetten sonra, kendilerine başarılar diledim. Belli ki, Bağcı ve ekibi aralıksız çalışıyorlar. Ama ortada belirsizlikte devam ediyor. Kim aday olacak, kim olamayacak? Kim ipi göğüsleyecek? Önümüzdeki hafta büyük ölçüde bu belirsizlik ortadan kalkacağa benziyor, bir aksilik olmazsa. Gözüken o ki, sadece erteleme olayı başka bir deyişle, seçimin yapılıp, yapılmayacağı Yozgat için geçerli değildir. Başka illerde de Yozgat’a benzer sorunlar yaşanmıyor değil. Osmaniye ve diğer illerin ardından Uşak’ta da sorun çıktı. AK Parti Uşak İl Başkanlığı 3. olağan Kongresi de, aday belirleme sürecindeki anlaşmazlıklar nedeniyle AK Parti Genel Merkezi tarafından ikinci kez ertelendi. Parti teşkilatının tek bir aday ismi üzerinde birleşememesi nedeniyle 5 Temmuz 2009 tarihine ertelenmişti. Yaşanan kongre sürecinde AK Parti Genel Merkezi, AK Parti Uşak İl Başkanlığı için Hilmi Alper’i açıklayıp delegelerin Alper’e destek vermesini istedi. Genel merkezin açıklamasının ardından Hilmi Alper’i il başkanlığı için uygun görmeyen bazı kongre delegeleri AK Parti İl Başkanlığı için Fatih Özdemir’i aday göstererek, kongrede kendi adaylarını destekleyeceklerini açıkladılar. Yaşanan bu gelişmelerin ardından AK Parti Genel Merkezi tarafından AK Parti Uşak İl Başkanlığı’na gönderilen faks ile AK Parti Uşak 3. Olağan Kongresi’nin süresiz olarak ileri bir tarihe ertelendiği açıklandı. Genel Merkezin adayı olan Hilmi Alper, adaylığını açıklayacağını belirterek basın mensuplarını toplantıya davet etmiş, Alper’in adaylık açıklamasını takip etmek için parti binasına gelen gazeteciler erteleme kararı ile karşılaşmışlardı. Tıpkı bizdeki Çelebi Dursun’un il başkan adayı olarak basın toplantısı yaptığı bir sırada, AK Parti Genel Merkezi’nce gönderilen bir faks emri ile kongre 18 Temmuz’a ertelenmişti. Bakalım süreç işleyecek mi? 18 Temmuz’da hakem olan delege sandığa gidip, demokrasi gereği oyunu vererek istediği bir adayı mı seçecek? Yoksa genel merkezce tek aday olarak tespit edilecek bir ismin adaylığında ittifak edilerek kongreye mi gidilecek? Bekleyip göreceğiz. Zaman zaman bu tür yukarıdan gelen talimatlarla, tabana dayatılan düşünceler tepki ile karşılanabiliyor. Niye karşılanmasın ki.. İktidardaki bir partinin mensubu delegeleri, kendi inisiyatifleriyle, il başkanını seçemezler mi? Hadi milletvekilliğini bırakalım. Hadi belediye başkanlığını da bırakalım. İl Başkanını da kendi hür iradesiyle seçemeyecek mi Allah aşkına. Yoksa geçmişte olduğu gibi birileri bizim üzerimizde hükmederek ağabeyiniz olarak ‘Ben varım ya. Yetmiyor mu?” diyecek.. Bu düşünce bize Merhum Saparmurat Türkmenbaşı, için anlatılan bir anekdotu hatırlatıyor. Sovyetler dağıldıktan sonra sokaklara dökülen halk, “Demokrasi istiyoruz” deyince. Türkmenbaşı, “Ne demokrasisi, ben varım ya” diye çıkışmış. Yoksa bizde de birileri buna mı özeniyor diyorum vesselam… 3 TEMMUZ 2009 CUMA
YAFTASINA BAKMADAN