CABBAR OĞLU MEHMET EFENDİ 2

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Geçtiğimiz gün kaleme aldığım Cabbar oğlu Mehmet Maraşlıoğlu’nu bugünde anlatmaya devam edeceğim.

Mehmet efendinin çocuklarının her biri iyi bir eğitim görmüş, hukukçu olan Yargıtay’da hâkim, askeri görev yapan rütbeli komutan, nüfuzlu evlatları olan bir aile babasıdır.

Köyünde yaşayanlar onun oturduğu yere oturmazlar, hatırını sayarlar, ne zaman bir topluluğa girse orada bulunan insanlar saygıdan ayağa kalkarlar.

Cabbar’ın oğlu, zaman zaman köy odalarına ziyarette bulunurdu. En çokta Kel Yakup’un köy odasına giderdi.

Bir vakit köy odasına gittiğinde odanın alt katında bulunan hayvan barınağına ayakta bevledip, idrarını yapmakta olan Mehmet efendiyi oda sahibi Kel Yakup görür;

“Ayıp değil mi Mehmet Ağa, oraya bevledilir mi? , koskoca adamsın utanmıyor musun? ” Der.

Mehmet Efendi hiç aldırış etmeden sesini çıkartmaz işini bitirir.

Affedersiniz ama uçkurunu bağlayıp, yavaş yavaş bir üst kattaki odaya topal aksak çıkar.

Odada bulunan herkes ayağa kalkıp “buyur Mehmet Efendi “der yer gösterirler.

Gösterilen yere oturmadan Mehmet Efendi oda sahibi Kel Yakup’a bakarak bastonunu yere vurur;

“Ulan Kel Yakup; abdalın eşekleri buraya devamlı işerler, onlara bugüne kadar hiçbir şey söylemedin. Mehmet Ağa’nın ömründe bir sefer buraya işediğini gördüğünde beni herkese rezil kepaze ettin.

Ben abdalın eşeğinden kötü müyüm” dediği bu gün bile yeri geldiğinde söylenir.

Kel Yakup’un öfkesi geçer, sukut eder bir daha konuşmaz. Hey gidi Cabbarzade Mehmet Efendi hey!

Cabarınoğlu Mehmet Efendi; bu dünyada, maddi olarak her imkâna sahipti, zengin bir biriyse de  manevi olarak çok şeye muhtaçtı, böyle bir ömür tüketti, diyorum. Vesselam… 10 ŞUBAT 2022 PERŞEMBE