İlimizde henüz ciddi bir yer edinememiş olsa da, ülke genelinde, büyük düşünen, vasıflı kadrosuyla, yön verici bir yapıya sahip olan, ajanslarla çalışmak olmazsa olmazlardan sayılıyor. Ajanslarda kendi içerisinde ikiye ayrılıyor. Öncelik olarak gündemleri, son dakika gelişmelerini ülke genelinde saniye saniye takip eden haber ajanslarımız yer alıyor.
Diğeri ise, bireylerin ya da ticari kuruluşların hakkında bir takım veriler hazırlayarak, ilgili bilgilerin aktarımının hedef kitleye ulaşmasını sağlayan kuruluşlar. Ajans denilince akıllara, sadece haber toplayıcı, aktarıcı ya da baskı işleri ile uğraşan birimler gelmesin. Ülke genelinde de gittikçe yaygınlaşan, kurumsallık gözeten düşüncelerin, daha sağlam adım atmalarında yardımcı olan kuruluşlardan bahsediyorum.
Şöyle açıklayabiliriz ki; Ticari ve siyasi sahada, sıfırdan başlayan bir yolculukta, başlangıç anından itibaren, ilerleme aşamasında kullanılan bir takım materyaller ve düşüncelerle yön verici bir yapıya da sahip olan kuruluşlar. Markanın, işletmenin siyasi bir partinin, isminden, tabelasından, renginden, sloganlarından tutun, A’dan Z’ye akıllara gelebilecek her türlü organizasyonunu takip eden, gelişmelere göre bir takım değişmelerin ve yeniliklerin gerekliliğinin altını çizerek, yol gösteren firmalar…
İşte, gelişen ve değişen dünyanın uzun süredir vazgeçilmez olarak nitelendirdiği ajanslar ve bu ölçüdeki bir takım büyük firmalarla çalışarak güçlerini korumak ya da güçlenmek girişimleri içerisinde olmalarının sebebi bu ölçülerdedir.
Bugün büyük firmalar, ticari işletmeler ve siyasi partiler gibi birçok kurum ve kuruluşlar, bu tür çalışma organizasyonları ile birlikte çalışma ruhuna sahipler.
Markalar, büyük ticari kuruluşlar ancak bu düzen içerisinde koltuklarında sarsılmadan oturmaktadırlar. Gerektiği yerde haber, gerektiği yerde ve gerekli düzeyde reklam çalışmalarıyla, attıkları adımların bilincinde olarak hareket etmektedirler. Bugün siyasi partilerde de aynı gelişmelere şahit oluyoruz…
Renklerinden, tabelalarına, reklam, slogan, şarkılar, araçlar gibi, seçim kampanyalarında kullanacak ne varsa, bu tür organizasyonlar eşliğinde düzenli bir şekilde yürütülmektedir. Tüm dünyada bu tür düşüncelere ağırlık verilerek, kurumsallaşmaya doğru adım atılırken, maalesef bizler eski kara düzende işimizi, gücümüzü takip etmek girişimleri içerisindeyiz. Aslında düşünce olarak bu tür yenilikçi fikirlere açık olmamıza rağmen, ortak çalışma ve ortak düşünce ruhuna sahip olmamamız nedeniyle bu tarz girişimlerde bulunmamız pek uygun olarak değerlendirmiyor.
Düşüncenin olmasına, rağmen hayata geçirmekte başarısız oluyoruz. Çünkü tek başına üstesinden gelinebilecek bir olgu içerisinde değil. Aksine, birlikte düşünmek ve birlikte hareket etmek gerekliliğine sahip olan bir hal içerisindedir. Bu düşünceler karşılığında bazı fikirlerle sık sık karşılaşmaktayım. Küçük şehirdeyiz, en iyisini yapsak ne olacak ki…
Ne getirisi olacak ki, gibi söylemleri sık duymaktayım. Bu tür düşünceleri bir anlamda aşmamızda fayda görüyorum. Büyük şehirlerde, ya da etrafımızda olan bitenlerin farkında olmamız dahi bu etkilerin tetikçisi durumunda olmak için yeterli bir sebep olacaktır.
Dikkatle baktığımızda, kurumsallığa önem veren, küçük olmasına rağmen büyük düşünme girişimi içerisinde olan firmalarla karşılaşıyorum. Hoşuma da gitmiyor değil. Büyük düşünmek ve büyük adımlar atmak güzel. Bir takım sıkıntılar içerisinde olsak dahi geleceğe yönelik adımlar atmakta fayda görüyorum. Bu ölçüler dâhilinde markalaşmanın, kurumsallaşmanın yolu da ancak bu düşünceler eşliğinde oluşmaktadır.