BİR DAMLA SUYA HASRETİZ

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Geçtiğimiz Pazar günü son bahardan kalma güneşli, bir günü arabama bindim, birkaç köyü dağ bayır gezdim.

Arabamın arkasında bulunan su bidonlarımı değişik çeşmelerden doldurmak istedim.

Hangi pınarın başına vardıysam, pınar ya çok az akıyor, ya da eskiden bildiğim debisini kaybetmiş su kaynakları iyice azalmış.

Bir şey daha dikkatimi çekti, dereler kurumuş, öz diye bildiğimiz yerlerin suları da iyice azalmış.

Bir başka şey daha tespit ettim, eski siyasetçilerimizden Lütfullah Kayalar döneminde yapılan sulama kanalları tahrip edilmiş, yerleri sürülmüş su kanallarından hiçbir iz, hiçbir belirti kalmamış.

O dönemde yapılan su kanalları adeta yok olmuş.

Bu gün itibariyle kış mevsimine girmemize rağmen bir damla yağmura apalak apalak yağacak kara dünden daha çok ihtiyacımız olduğunu gördüm.

Ekim yapılalı, 1,5 ay olmasına rağmen ekinler çıkmamış, arazi kuru duruyor.

Gezerken birden telefonum çaldı Boğazlıyan’dan bir çiftçi dostum aradı, ne yaptığımı sordu?

Bende; bu gün dağ bayır geziyorum, ekinler çıkmamış onlara bakıyorum. Dedim de.

O da bana; Allah hayırlısını versin bizimkilerde çıkmadı bir damla yağmura hasretiz.

Biz kolayını bulduk, dökme suyla değirmen dönderiyoruz.

Ektiğimiz ekinleri tarla tarla gezerek yağmurlama sistemiyle bir bir suluyoruz.

Daha fazla elektrik kullanıp mazot harcıyoruz. Dedi.

Bende kendisine; arazide dolaşıyorum çeşmeleri geziyorum, onlarda arazinin hasret olduğu yağmura, kara muhtaç hale gelmişler.

Ne diyelim Kâinatın sahibi Allah her şeye kadirdir inşallah en kısa zamanda istenilen yağış olur, bolluk, bereket adına.

Küçükken söylediğimiz tekerleme ile yazımı bitirmek istiyorum.

“Yağ yağ yağmur, teknede hamur ver Allah’ım ver, selli sulu bir yağmur”.

Diye niyazda bulunuyorum. Vesselam… 1 ARALIK 2020 SALI

BİR DAMLA SUYA HASRETİZ
Giriş Yap

Merhaba Yozgat Gazetesi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!