Hafta sonunda Yozgat’ı ziyaret eden Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ü bilgilendirmek üzere kısa zamanda uzun süreli çalışmaları gözden geçirip, ezberlediğini vurgulayan Vali Şentürk, bazı istatistiki bilgiler karşısında şaşırdığını ancak ümitsizliğe kapılmadan, el birliği ile çok güzel çalışmalara imza atabileceklerini; “Aradığımız her şey var, imkânlar bol, kaynaklar yeterli, iş yapmak kolay. Önemli olan mevcut kaynakları harekete geçirip, güzel hizmetler yapabilmektir” Az laf çok iş diyor… 81 vilayet içerisinde Yozgat’ın 556 köyü 14 ilçesi 51 beldesi 487 bin nüfusu 14.123 kilometre kare yüzölçümüyle, 15. sırada büyükçe bir il… Geçmişe baktığımızda daha 1995’li yıllarda 4 bin 500 kilometre köy yolunun tamamına yakını stabilize idi. Bildiğim kadarıyla Lütfullah Kayalar’ın Bakan olmasıyla birlikte Akdağmadeni köylerinin büyük bir kısmı asfalt yapılırken Çayıralan, Boğazlıyan yöresinde, kısmen de merkezde birkaç köyün asfalt olduğunu bilmeyenimiz yoktur. 1995 yılında il genel meclis üyesi seçilmiştik. Önümüze konulan istatistiki bilgiler maalesef yürek sızlatıyordu. Yozgat mümbit arazileri olan Sekili, Yerköy, Boğazlıyan, Sarıkaya ovaları ekilebilen kocaman bir il… Neresinden bakarsanız bakın 600 bin nüfus geri bırakılmış, bir türlü kalkınmayı becerememiş en çok şehit vermiş sağlıkta, bayındırlıkta, imarda, imalat sektöründe, sanayide geri bırakılmış olarak ortadaydı. Refah-Yol hükümeti dönemiyle birlikte ilk defa asfalt şantiyemizi oluşturduğumuzu biliyorum. 10 tane dev Fatih kamyon, 2 tane lastik tekerlekli silindir, asfalt pilenti, ekskavatör, 22 tane ambulans, 14 tane selektör, 30’un üzerinde sera, tam donanımlı acil kurtarma aracı alımlarını gerçekleştirmiştik. Biz gelmeden önce 1 yılda sadece 22 km stabilize yol, 17 km asfalt yapıldığını biliyorum. Eğer o tempo devam etseydi; 4 bin 500 km yol ağımız basit hesapla iki asırda ancak yapılabilecekti. Şükür ki; o günkü irade Yozgat’ta asfalt şantiyesini güçlendirerek senede 500 km yol yapacak duruma getirdiğimizi hatırlıyorum. Ak Parti iktidarıyla da kalkınmada doğrusunu söylemem gerekirse büyük atılımlar oldu. Geçtiğimiz gün basına yansıyan Vali Necati Şentürk’ün İl Genel Meclisinde yapmış olduğu konuşmasını dikkatle okudum. Bir takım istatistiki bilgiler veriyor. 4 bin 300 kilometre köy yolu ağında 2 bin 500 kilometrelik kısım asfaltlanmıştır. Bunların bir kısmı da bozulmuş durumdadır. Bin 600 kilometrelik kısım ise stabilize yoldur. İçme suları konusunda iyi durumdayız, 577 köyün şebekeli içme suyu mevcut, bu çok iyidir. 556 köyden 135’inin kanalizasyonunun bulunduğunu, bunun yetersiz olduğunu, bu konuya da öncelik vereceğini, İl genelinde 540 okulumuz var. Bunların 427’si ilköğretim 97’si lisedir. Bunlarda okullaşma oranına baktığımızda ilköğretimde okullaşma oranı yüzde 91 gözüküyor, bunun yanlış olduğunu düşünüyorum. 97 Lise ilimiz için yeterli değildir, liselerde okullaşma oranımız yüzde 55’tir. Bu oranda çok düşüktür, bu oranın yükselmesi gerekir, bunun içinde yurt yapmamız gerekiyor. Ne yapıp edip yurtlarımızı özellikle kız yurtlarına öncelik verilmesi gerekir. Öğretmen sayımızda eksiklerimiz var. Ayrıca öğretmenlerin her 3 yılda değişmesi, eğitim başarı seviyesini düşürüyor” diye konuştu. Vali Şentürk, Yozgat’ta bulunan yabani meyve ağaçlarının aşılamak suretiyle, yenilebilir hale getirilmesine yönelik bir çalışmanın başlatılacağını kaydetti. Organize Sanayi Bölgesini canlandırılmasını sağlamalıyız. Organize sanayi bölgesinden 111 parselden 93’ü dağıtılmış, bunlardan 24 parsel çalışıyor, 69 parselde çalışma yok. Organize sanayi bölgesine bir hareketlilik getirmek zorundayız. Hayvancılık konusunda çok ciddi düşüş var. Büyükbaş hayvan sayısı 889 bindir, son derece az. Küçükbaş hayvan sayısı ise 169 bin, bir köyün sürüsü gibi, köyler boşalmış, meralar boş kalmış, meraların vasfının arıtılması gerekir. Hayvancılığı geliştirmemiz gerekiyor. Tarıma dayalı sanayi geliştirmek gerekiyor” ifadelerini kullandı. El hak doğru söylüyor çiçeği burnunda Valimiz. Gerek özel sektörde, gerek kitlerde, gerekse kamuda görev üstlenmiş herkes için söyleyemeyiz ama büyük ölçüde amir ve memurlarımız gerçeklerin birçoğunu kamuoyunda gizlediler, sakladılar, abartılar yıllarca… Bir işi yapabilmek için inanmak o işi yarı yarıya yapmak demektir. Allah, insana iki kulak, bir dil vermiş. İki kere dinlemeli, uzunca düşünmeli ve bir defada konuşmalı. Konuşulan her kelimenin ve harfin ağırlıkları iyice tartılmalı ve ona göre konuşulmalı. Kelimeler kurşun gibidir. İsabetli atılmazsa sekme yapar ve sahibine döner. Parası çok aklı az bir zengin nam olsun diye ünlü şairleri sarayına çağırmış, yedirmiş, içirmiş, şiirler okunmuş. Ev sahibi, kendisini, ailesini ve köyünü aşırı övmüş “Bizim köyden bir insan öldüğünde kabrinden güller biter” demiş. İyice daralan şairlerden biri “Sizin köyün tamamı ölünce dünya gülistan olur” deyince az akıllı bu sözden pek memnun olmamış. Bende diyorum ki; Sayın Vali Şentürk, işi kaynağından tespit ederek, meselelerin üzerine kararlı bir şekilde gideceğe benziyor. Yozgat yeni bir ivme kazanır diyorum VESSELAM… 9 HAZİRAN 2010 ÇARŞAMBA
